11 Şubat 2012

Kütüphane Turu


Bu aralar kitap okuma hızım düştü. Aslında bu yanlış bir cümle oldu. Bu aralar edebiyat okuma hızım düştü. Dönem sonunda doktora yeterlilik sınavına gireceğim için ders çalışıyorum. Kitap okuyorum ama edebiyatla bir alakaları yok. Yine de roman okuma çabalarım baki lakin sadece metroda giderken ya da gece uyumadan önce birkaç sayfa ile sınırlı. Ama bu durum kütüphaneden kitap toplama eylemimi hiç etkilemiyor. Aslında kitap alma düşüncesiyle değil, gayet DVDlere bakmak için gitmiştim geçen gün ama rafları da bir dolaşayım deyince toplayarak çıktım kitapları.   

Sağ baştan,

Faceless Killers - Henning Mankell 
The Book of Chameleons - Jose Eduardo Agualusa 
Lipstick in Afghanistan - Roberta Gately (bu sonuncusunun ismi çok uyduruk ama merak ettim)

Kimse kütüphaneden istetmediği sürece sorun yok, iki aya kadar bende kalabiliyorlar.
Tabi bu süre dolmadan okuyabilirsem ne ala!

8 Şubat 2012

Treeless Mountain


İki küçük kız kardeş Jin ve Bin'in hikayesini çok yalın bir dille anlatan Treeless Mountain, epey yavaş ilerleyen, çok az diyalog içeren ama kardeşlerin ilişkisini bütün doğallığıyla gözler önüne seren bir film. Yedi yaşındaki Jin ve beş yaşındaki Bin, anneleri ile birlikte yaşayan iki kardeş. Jin ilkokul öğrencisi. Henüz okula gitmeyen Bin ise anneleri çalıştığı için gündüzleri yan komşunun gözetimi altında. Jin bir gün okuldan eve döndüğünde evdeki eşyaların taşındığını görür ve akşam işten dönen annesine neler olup bittiğini sorar. Annesi babalarını aramaya karar verdiğini, bu yüzden Jin ve Bin'in bir süre şehir dışında yaşayan halalarında kalacaklarını söyler. Bu fikir Jin'in hiç hoşuna gitmez; annesiyle gitmek için ısrar eder ama ısrarları kabul görmez. Üçü birlikte halanın evinin yolunu tutarlar. Kızlarının huzursuzluğunun farkında olan anneleri halanın evinden ayrılmadan önce Jin ve Bin'e büyük, pembe, plastik bir kumbara hediye eder. Uslu durdukça halalarından harçlık alacaklarını; o harçlıklarla bu kumbarayı doldurabileceklerini söyler. Üstelik kızlarına bir de söz verir: kumbara dolunca geri dönecektir. Annelerinin gidişinden en çok Jin etkilenir. Bin, yaşının etkisiyle olayların çok farkında değilken, Jin terkedilişin, hiç tanımadığı bir akrabayla başbaşa bırakılmanın acısını en derinde hisseder. Bin'in anne özlemi zaman içinde artınca iki kardeş aynı beklenti çevresinde birbirine yakınlaşır. Film annelerinin dönüşünü bekleyen ve sadece çocuklarda rastlanacak bir saflıkla bu dönüşü hızlandırmak için ellerinden geleni yapmaya çalışan Jin'le Bin'in birbirine sımsıkı tutunmasını, annelerinin yokluğundan ve halalarının ilgisizliğinden doğan boşluğu aralarında gelişen ilişki ile doldurmaya çalışmalarını anlatıyor. Bu sade hikaye çocuk oyuncularının yeteneğiyle ve -pek tabi ki- yönetmenin başarısıyla çok dokunaklı bir anlatıya dönüşüyor. Çekimlerde kamera öyle güzel kullanılmış ki izlerken zaman zaman kendinizi bir kurguya değil de bu iki kardeşin gerçek hayatına bakıyormuş gibi hissediyorsunuz. Yakın plan yüz çekimlerini, Bin'in o eteklerini sürüye sürüye giydiği mavi elbisesini, bir de fon müziği kullanılmayan filmin tek "ses"inin çocukların söylediği şarkılar olmasını çok sevdim. Treeless Mountain, ilk filmi In Between Days'i kısa süre önce izlediğim yönetmen So Yong Kim'in ikinci filmi. Filmin senaryosunu da yazan Kim, öyküyü katıldığı bir yaratıcı yazarlık dersinde kaleme almış. Başarılı film yapmak için alengirli, seyirciyi şaşırtmalı bir senaryoya illa ihtiyaç duyulmadığını, en yalın hikayenin bile doğru anlatıldığı vakit izleyenleri kendine bağlayacağının kanıtı bu film. (4/5)