21 Aralık 2013

The Bling Ring (2013)


Sofia Coppola'nın son filmi The Bling Ring (Türkiye'de Pırıltılı Hayatlar isimliyle gösterime girmişti), lise öğrencisi olan ve maddi durumu oldukça iyi ailelerden gelen bir grup gencin Hollywood ünlülerine ait malikaneleri soymalarını konu edinen bir film. Büyük evlerde yaşayan, maddi anlamda pek de sıkıntı çekmeyen bu gençlerin hırsızlık yapması fikri filmi enteresan kılan nokta. Çetenin lideri Rebecca, yakın arkadaşları Nicki (Emma Watson), Sam ve Chloe, bir de okula yeni gelen, fazla girişken biri olmadığı her halinden belli olan Marc bu hırsızlık grubunun üyeleri. Arada bazı eklenmeler de olsa ekibin belkemiğini bu beşli oluşturuyor. Filmin tam anlamıyla üvey evlat muamelesi gösterdiği isimler Sam ve Chloe. Tabi bu demek değil ki grubun kalan üyelerini detaylıca tanıyabiliyoruz. Rebecca'nın başta Lindsey Lohan olmak üzere ünlü saplantısı ve Marc'ın yakışıklı bulunmama kaygısı ile hırsızlık grubunun en cesaretsizi, en çekingeni olması dışında karakterler hakkında öğrenebildiğimiz pek bir şey yok. Gruba bir bütün olarak bakıldığındaysa çevrelerindeki dünyadan kopuk, benmerkezci hayatlarında kendilerinden başka bir şey düşünmeyen, her gece o kulüp senin bu kulüp benim gezen ve tabi ki (çağımızın hastalığı) eğlenceyi kanıtlamak için bol bol fotoğraf çek(tir)en genç insanlar görüyoruz. Hayatla gerçeklik bağları öyle kopuk ki yakalanma ihtimalleri olduğunu dahi düşünmüyorlar. Bu paralel dünya gençlerini eleştirel dille bize sunan Coppola'nın karakterlerine fazla özenmediğini düşünüyorum. Lakin müziği kullanarak elde ettiği anlatım şeklini çok ama çok beğendimi belirtmem gerek. Gençlerin haleti ruhiyesinin diyalog yerine görsellikle anlatımı, özellikle clubbing sahnelerinde epey başarılıydı. Amerikalıların suçlu seviciliğine yöneltilen ufak eleştirisi de gözümden kaçmadı. Filmde en sevdiğim karakterse Marc oldu. Kabak çiçeği gibi açıldığı ve içinden yeni bir Marc çıkardığı vakitlerde dahi eski, tedirgin, ödlek Marc'ın gelip kendisini bulmasıydı belki buna sebep. Beni en rahatsız eden iki unsur ise Nicki'nin annesi ile Nicki'yi canlandıran Emma Watson oldu (bu konuda yalnız olduğumu düşünüyorum). Nicki hayatı sadece kendi çevresinde dönen bir karakter ama abartılmış konuşma tarzı ve hareketleri karakterini karikatürleşmeye yaklaştırmış. Uzun lafın kısası, the Bling Ring karakter analizine fazla girişmeyen, anlattığı gençleri birtakım ortak özelliklerde buluşan bir grup olarak ele alan ve günümüz Amerikan toplumunda tüm derdi gezmek, pahalı markaları giymek, ünlülere benzemek olan kesime eleştiri gönderen bir film. Sayın Coppola'ya bir sorum var. Hırsız suçlu kabul, ama ünlünün - ve parçası olduğu sektörün- hiç mi suçu yok? 

The Bling Ring 
ABD 2013
Sofia Coppola
Yıldız Karnesi: ***